Mimarlık ve iç mimarlık yayınları – Tavsiye 3 kitap

1 2.260

İç Mekan Tasarımının Temelleri – Stephen Anderson

687973-270x264İç Mekân Tasarımının Temelleri kitabının ikinci baskısı, iç mekân tasarımının anahtar öğelerine ve temellerine bir giriş sunuyor. Başlangıç aşamalarından, üç boyutlu biçime, önemli kavramlar kolay anlaşılır; ancak detaylı bir şekilde, bu disiplinin yaratıcı olanaklarını ortaya çıkararak ele alınıyor. Metin boyunca yeni bir tasarımcı için rehberlik edecek ipuçları ve projelerinin gerekliliğine uyacak yöntemler anlatılıyor. Bu yaklaşımla amaçlanan tasarımcının kendi becerilerine güvenmesini ve her bir projenin getirdiği yeni zorluklarla başa çıkmasını sağlamaktır.

Kitabın güncellenen ve genişletilen ikinci baskısında Birleşik Krallık, ABD ve Güney Kore’nin de dahil olduğu ülkelerde yapılmış projelerle ilgili altı yeni söyleşide, tasarımcılar çalışmalarını tartışıyorlar. Bölüm sonlarında yer alan aktiviteler tasarım dünyasını keşfedebilmeniz için bazı öneriler sunuyor.

Katkıda Bulunanlar; Based Upon, BDP, Brinkworth, Chae-Pereira Architects, Chalk Architects, Conran & Partners, Denieuwegeneratie, Gensler, Mark Humphrey, MSL Interiors, Nelson Design, Project Orange, Republic of Fritz Hansen, Slade Architecture

İçindekiler; Tasarım Süreci, Projeyi Anlamak, Mekânı Anlamak, Bina Strüktürünü Anlamak, Mekânı Düzenlemek, İnsan Arayüzü, Sürdürülebilir Tasarım, Tasarımın Sunumu

 

Mimarlığın Öyküsü – Leland M. Roth

75290

Uygarlığın tüm aşamalarında kültürel ve teknolojik gelişimleri en şaşmaz biçimde yansıtan mimarlık, insanlık tarihinin en somut görüntüsü olmasıyla oldukça heyecan vericidir. Mağara ve saz kulübelerinden bazilikalara, katedrallerden gökdelenlere, Berniniden Corbusier ve Gaudiye uzanan heyecan verici bir serüven. Ve mimarlık bugün de serüvenine devam ediyor. Fotoğraflar, resimler, haritalar ve planlarla desteklenen Mimarlığın Öyküsü, Batı mimarisi üzerine yapılmış araştırmaları; strüktür, fonksiyon, tarih ve anlama dair açıklamaları içeriyor. İki ana bölüme ayrılan kitabın birinci bölümünde mimarinin temel kavramları, işlev, strüktürel ilkeler ve tasarım elemanları; ikinci bölümünde ise bir bütün olarak Batı mimarisinin gelişimi, tarih öncesi çağlardan günümüze dek ele alınıyor. Yalın dili ve 400 resim ve çizimle kolay bir okuma sağlayan çalışma, yalnızca mimarinin değil, insanlığın da dünü ve bugünü üzerine.

 

 

 

Mimarlık Okulunda Öğrendiğim 101 Şey

c0a25d63-8332-486c-885d-4708c802023e-1“Az çoktur.” Mies’in bu ünlü sözü, tasarımda aynı anda her şeyin çözülemeyeceği anlamına gelir. Bütünlüklü bir anlatım için seçici davranmayı, gerçeği bir yönüyle ama tastamam kavramayı önerir. Basitlik en gözde erdemdir. Venturi ise azla yetinemeyeceğimizi anımsatır: “Az sıkıcıdır.” Bütünlük uğruna yaşamda ve mimarlıktaki çeşitliliğe yüz çevirmememizi salık verir.

Tasarıma zenginlik katan çelişkiler ve karmaşıklıklardır. Yakın geçmişte birbirine karşıt düsturlar olarak tavizsizce savunulan bu iki öneri, her yaratıcı etkinlik gibi tasarım ve mimarlığın da özünde yatan, belirsizlik/çokluk ve açıklık/birlik arasındaki gerilime işaret eder.

Bu gerilimi bertaraf etmeye yönelik her girişim aşırılığa kaçmaya, tasarımın yaratıcı nüvesinden uzaklaşmaya yazgılıdır.
Bu kitap, tasarım ve mimarlık öğrenimine yeni başlayanlar için yazıldı. İçinde tasarım, çizim, sunum teknikleri, yaratıcı süreç gibi konularda tam 101 ders var.

Bu derslerde öğrencilere tasarımın nasıl yapılacağı söylenmiyor. Soyut ilkeler ve hazır çözümler yerine, öğrencilerin bir tasarım problemi karşısında yaşadıkları sorunları serinkanlılıkla göğüslemelerine yardımcı olacak, deneyimle yoğrulmuş basit, pratik öneriler getiriliyor. Her birinde, tasarımın bilgi ve öğrenmeye indirgenemeyecek kadar çok boyutlu bir insani deneyim olduğunu anımsatan; sorunların kaynağını öğrencinin eksikliğinden çok tasarımın evrensel niteliklerine dayandırmayı yeğleyen “dostane” bir yaklaşım hâkim. Kitap yalın anlatımı ve diliyle, öğrencileri mimarlığın hiç de sağlam olmayan, kaygan zemini üzerinde keyifli bir yolculuğa çıkarıyor.

Mezun olup yaşama atıldıktan sonra, telafisi mümkün olmayan bir “eksiklik” duygusuyla yüzleşmiş nice mimarın yüzü suyu hürmetine…

1 Yorum
  1. Türkan dönmezler diyor

    Internet dışında belli uçret karşılığı eve gelemıyomu

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.