Terk edilmiş Çimento Fabrikasından Konut Projesine

0 1.584

1973’te mimar Ricardo Bofill, Barselona’nın dışındaki terk edilmiş bir çimento fabrikasının yanından geçerken aracı tökezledi. La Fabrica olarak bilinen fabrikanın keşfi mesleki ve ev yaşamının merkezi haline geldiği için hayatını değiştirecekti.
30 silo, bir duman yığını, kavernöz makine odası ve 2.5 km’lik yeraltı tünelleri ile La Fabrica’nın bitmemiş bir proje olması şaşılacak bir şey değil. Bofill, 32.000 metrekarelik alanın yaşam alanlarına ve bir mimarlık stüdyosuna dönüştürülmesi için ilk olarak bir buçuk yıl alanı zeminden ayırmaya çalıştı. Fabrika aslında Katalonya’nın 2. Dünya Savaşı sonrası sanayi devrimi sırasında inşa edilmiş. Her geçen yıl, yeni sanayi süreçlerine uyum sağlamak için yenileme çalışmaları yapılmış. Dolayısıyla sonuç, bir mimari stili ortaya çıkarmak olmuş. Daha sonra Bofill binanın katmanlarını soyarak tekrar bir araya getirmeyi başarmış. Alanları geniş oturma odaları ve kütüphaneler, yemyeşil bahçeler ve rahat yatak odaları haline dönüştüren mimar, binaya bir çok işlev eklemiş. Bofill, “Halen burada yaşıyorum ve başka herhangi bir yerden daha iyi çalışıyorum. Benim için, fikirleri en soyut biçimde konsantre edebildiğim ve ilişkilendirebildiğim tek yer.” diyor.

Bina dört alana ayrılmıştır: mimari stüdyo, sergi salonu, bahçeler ve yaşam alanı. Bofill, La Fabrica’yı yavaş yavaş biçimlenen bir heykel olarak görüyor. “Fabrika, tuhaf bir atmosfere sahip algılanması güç olan sihirli bir yer. Burada hayatı mükemmel programlanmış, ritüelleştiren, çalkantılı göçebe hayatımın aksine spontane yaşamı seviyorum “diye ekliyor. La Fabrica yavaş yavaş doğa tarafından sarılıp sarmaşıklarla kaplı hale geldiği için sanayi ile ilgili arasındaki çizgi bulanıklaşıyor. Bir zamanlar seri miktarda ürün üretmek için kullanılan boşluklar artık ev kullanımına göre ayarlanmış. Yaratıcı restorasyon projelerine son meydan okuma olan La Fabrica, dönüştürülmüş endüstriyel tasarımın başyapıtı niteliğinde.

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.