Yeşil Bir Malzeme Olan Bambudan Yapı Tasarlamak: Ting Xi

Vo Trong Nghia mimarlık firması tarafından tasarlanan Ting Xi Bambu Restoran, Çin’in heyecan verici bir kıyı kenti olan Xiamen’in merkezine yakın ağaçlarla çevrili banliyö bir alanda yer almaktadır. Fonksiyonel gereksinimleri öncelikli olan restoranın ve 200 konuğu ağırlayabilecek potansiyelde.

Buna ek olarak, iç mekanda pek çok farklı olaya ev sahipliği yapabilecek şekilde tasarlanmıştır. Mükemmel CO2 emiciliği ve hızlı büyümesiyle bambu, diğer yapısal malzemelerle rekabet eden karakteristik mekanik mukavemet ve aşırı hafiflik nedeniyle 21. yüzyılın yeşil malzemesi haline geldi.

Mekansal yapı basittir ve iki ana bileşenden oluşur: Birincisi üçgen bambu binası, ikincisi bir evin arka ucudur. VTN’nin bambu yapısı, aralarında sekiz metrelik bir açıklık bulunan 14 sütun içerir ve bir taraftan diğerinin saçakları kenarına kadar 14 metre uzunluğundadır. Arkası, tuvalet, mutfak, personel odası ve depolama gibi servis işlevlerini içerir. Bu mekanların tümü binayı çevreleyen sığ bir su birikintisi içinde bulunur. On dört sütun, bambu binasına form verirler.

İç mekan klima gerektirdiğinden, VTN mimarlarının karşı karşıya olduğu önemli bir sorun, doğal olarak geçirgen bambu yapısını hava geçirmez tutmaktı. Mimarlar kolları ve duvarları arasında kemerli cam paneller takarak bu durumu çözdü. Ayrıca, bambu katmanlarından, kauçuk tabakalardan ve bir kendir bitkisinde oluşan bölme duvarları, onları hava geçirmez hale getirmek için sütunların içine yerleştirildi. Maksimum yüksekliği 6,4 m olan kanatlı çatı, doğal ışığın içeriye nüfuz etmesini sağlar ve bu dinamik odada hoş bir atmosfer sağlar. Nazikçe kıvrımlı iç form, insanların alan derinliğinin daha fazla algılanmasını sağlayan katmanlı çerçeve yapılarını deneyimlemelerine olanak tanır.

Yapının bitişiğinde bulunan servis alanı, bambu bina saçaklarının altında oturacak, ancak yine de plandaki asgari fonksiyonel gereksinimleri karşılayacak kompakt bir şekilde tasarlanmıştır. Bambu, projenin talep ettiği yüksek kaliteli ve uzun vadeli dayanıklılığa doğal olarak ulaşmak için geleneksel bir yöntemle işlem görmüştür. Bu tür tedaviyle dayanıklılığı 30 ila 50 yıla kadar sürebilir. Bu doğal tedavi, mimarların projenin sürdürülebilir tasarım yaklaşımına katkıda bulunmaktadır. Bölgenin vernaküler tuğlalarını kullanarak, yeni bina kendisini bağlamında bütünleştirecek ve çevresi ile uyumlu hale gelecektir.